Doç. Dr. N. Engin Uzun, 2004
Ankara Ü., Dilbilim Bölümü Öğretim Üyesi, AÜ TÖMER Müdürü
Prof. Dr. Aydın Köksal’ı şahsen tanımak mutluluğuna çok geç eriştim. 2003 yılının sonbaharı Antalya’da bir Türkçe etkinliğinde uzun uzun sohbet etme fırsatı yakaladım. O yıl içinde birkaç kez daha görebildim kendisini. Bu deneyimlerim bende, hayran olduğunuz ünlü biriyle yıllar sonra tanışma, konuşma fırsatı bulmanın nasıl bir duygu olduğunu sonuna kadar anlama olanağı da sağladı. İnanılmaz bir enerji ile anekdotları birbirine bağlayan ve her birini bir sonuca bağlayan akıcılıkla dil, dil öğretimi, Türkçe ve her birinin bilgisayar yönleri üzerinde konuşan bir Türkçe tutkunu, bir anadili tutkunu.
Ben aslında yüksek mühendis Prof. Dr. Aydın Köksal’ı değil, Dil ile Ekin’in muhteşem yazarı Aydın Köksal’ı çok öncesinden tanıyordum. Kitabı, üniversite öğrenciliğimde su gibi okuduğum bir kitaptı.
Daha sonra, Ankara Üniversitesi Dilbilim Bölümü’nde asistan olduğum ilk günlerde Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Doğan Aksan’a hangi alanda çalışmak istediğimi söylerken bu alanda fazla çalışma yapılmadığını da vurgulayarak, biçimbilim ve sözdizim alanlarını işaret etmiştim. Kendisi de bana kara kaplı, hani tuğla gibi derler, o cinsten bir kitabı raftan alıp önüme bırakmış ve “Öyleyse buradan başlayabilirsin” demişti. Açıp baktığımda Aydın Köksal’ın muazzam bir biçimbilim çalışması olan doktora tezini karşımda görmüştüm. Çölde bir vaha gibi… Bu çalışma beni çok derinden etkilemişti, hem cehaletimi yüzüme vurarak, hem de sıradışı bir çalışma olarak.